TY - JOUR TI - KİLLE ÇAYI HAVZASI’NDA (BALIKESİR) EROZYON RİSK ANALİZİ AB - Balıkesir’in sulama ve içme suyu ihtiyacını karşılamak üzere 1991 yılında inşa edilenİkizcetepeler Barajı’nın da içerisinde yer aldığı Kille Çayı Havzası, Türkiye’nin kuzeybatısında,Marmara Bölgesi’nin, Güney Marmara Bölümü’nde Karesi Yöresi olarak adlandırılan kesimdeyer almaktadır. İdari olarak Balıkesir ve Manisa illeri sınırları içerisinde kalan saha 569 km²yüzölçümüne sahiptir. Bu çalışmada, Kille Çayı Havzası’ndaki erozyon riskinin ve dağılışınınbelirlenmesi, ayrıca yıllık ortalama toprak kaybı miktarının tespit edilmesi amaçlanmıştır. Buamaca ulaşmak için birçok parametrenin karşılıklı etkileşimlerini dikkate alan, bu alandakullanılan diğer yöntemlere göre daha doğru sonuçlar veren ve bu nedenle dünyada erozyonçalışmalarında sıklıkla kullanılan CBS tabanlı bir yöntem olan Düzenlenmiş Evrensel ToprakKaybı Denklemi (RUSLE) tercih edilmiştir. Çalışmada altlık olarak 1/25.000 ölçeğindetopoğrafya paftaları ve Aster GDEM’e ait DEM verileri kullanılmıştır. Bu veriler ile havzanıntopoğrafya (eğim) ve lokasyon haritaları üretilmiştir. Diğer veriler ile de toprak, yağış ve arazikullanım haritaları üretilmiştir. Üretilen bu haritalar ve RUSLE yöntemi çerçevesinde yapılananalizler sonucunda sahanın erozyon risk sınıfları ve yıllık toprak kaybı miktarı eldeedilmiştir. Analizler sonucunda sahada az, hafif, orta, şiddetli ve çok şiddetli olmak üzere beşfarklı erozyon risk sınıfı belirlenmiştir. Havzanın % 78,69’u yıllık toprak kaybının <1 – 1.01 –5 ton/ha/yıl arasında olduğu az – hafif erozyon riski altındadır. Yıllık toprak kaybının 10.01 –25 > ton/ha/yıl arasında olduğu şiddetli – çok şiddetli erozyon riski altındaki sahalar ise %8,91’lik bir alan kaplamaktadır. Havzadaki yıllık ortalama toprak kaybı ise 2,39 ton/ha/yılolarak hesaplanmıştır. Yıllık ortalama toprak kaybı 2,39 ton/ha/yıl olarak hesaplananinceleme alanı, Türkiye ortalamasının (6.14 ton/ha/yıl) altında bir değere sahiptir. RUSLEyönteminde toprak ve arazi kullanımı parametreleri beşeri faaliyetlere bağlı olarakdeğişmektedirler. Bunların beşeri faaliyetlerden olumsuz anlamda etkilenmesi, erozyonriskinin artmasına sebep olmaktadır. Doğru arazi kullanımı ve bununla ilişkili olarak toprakörtüsünün korunması ile birlikte erozyon riski minimum düzeyde kalacaktır. AU - Fıçıcı, Murat AU - SOYKAN, Abdullah AU - Mutlu, Yunus Emre DO - 10.46453/jader.866903 PY - 2021 JO - Jeomorfolojik Araştırmalar Dergisi (Online) VL - 0 IS - 6 SN - 2667-4238 SP - 98 EP - 111 DB - TRDizin UR - http://search/yayin/detay/424646 ER -