Amaç: Bu çalışmada, klinik, radyolojik ve/veya laboratuvar olarak saptadığımız, hem venöz, hem de arteriyel trombotik olaylara eşlik eden ortak risk faktörlerini belirleyerek, daha önceden venöz tromboembolizmi (VTE) olan hastalardaki aterotrombotik embolizm (ATE) riskini ve ATE'si olan has-- talardaki VTE riskini taıtışmayı amaçladık. Gereç ve Yöntemler: Bu çalışma 01 Eylül 2012 ve 01 Ara-- lık 2012 tarihleri arasında kliniğimiztarafından değerlendirilen 40 ATE'li, 41 VTE'lj ve 19 ATE+VTE'li, toplam 100 hastanınretrospektif verileri değerlendirilerek yapılmıştır. Çalışmaya dahil edilme kriteri olarak, 20--80 yaş arası kadın ve erkek hastalar, aterosklerotik koroner arter hastalığı olanlar, aterosk-- lerotik periferik arter hastalığı olanlar, serebrovasküler hastalığı olanlar, derinven trombozu olan has-- talar, pulmoner embolisi olan hastalar ve periferik yüzeyel ven trombozu olan hastalar çalışmaya dahil edilmiştir. Ateşli silah yaralanmaları, delici kesici alet yaralanmaları, künt vasküler travmalar çalışma dışı bırakılmıştır. Bulgular: Çalışmamızda ATE ve VTE için incelenen ortak risk faktörleri olan yaş, cinsiyet, beden kitle indeksi, 10 günden uzun süreli hastanede yatış, trigliserid yüksekliği, kronik obs-- trüktif akciğer hastalığı, hipertansiyon, diabetes mellitus, istatistiki açıdan anlamlı bulunmasa da (sı-- rasıyla p=0,266, p=0,049, p=0,031, p=0,149, p=0.187, p=0,254, p=0,152, p=0,058), bu faktörler iki hastalığın beraber görülme riskini arttırma eğilimindedir. Statin kullanımı ve antikoagülan kullanımı bu açıdan istatistiki olarak anlamh bulundu (sırasıyla p<0,001, p<0,001). Ayrica ATE ve VTE nin son-- baharda yaygınlaştığı tespit edildi. Sonuç: Çalışmamız VTE ve ATE'nin etyolojik risk faktörleri ve kli-- nik manifestasyonları açısından değerlendirildiğinde, bunların birbirinden tümüyle bağımsız hastalıklar olmadığı, bazı risk faktörlerinin her iki grubu da etkilediği düşünülmektedir.