TY - JOUR TI - Büyük Selçukluların Yıkılışından Moğol İstilasına Kadar Eşarîliğin Durumu AB - İslam düşünce ekolleri olan mezheplerin tarihsel serüvenleri çok yönlü bir güzergâha sahiptir. Mezheplerin tarihsel gelişimlerini etkileyen farklı unsurlar bulunmaktadır. Bu bağlamda mezhep-siyaset ilişkisi bilindik bir öncül olarak öne çıkmaktadır. Bu araştırma, Büyük Selçukluların yıkılış sürecinden Moğol İstilasına kadarki sürede Eş‛arîliğin tarihsel gelişimini irdelemektedir. Bilindiği üzere Büyük Selçukluların kuruluş döneminde Horasan’dan uzaklaştırılan Eş‛arîler, yükselme devriyle tekrar bölgeye çağırıldılar. Sünnîliği merkeze alan siyasetin neticesinde Eş‛arîlik ön plana çıktı. Dolayısıyla Büyük Selçuklular ve Nizâmiye medreselerini merkeze alarak Eş‛arî düşüncenin ilerleyişini açıklamaya çalışmak yaygın bir kabul olarak ortaya çıktı. Selçuklu devletinin yıkılışından sonra Horasan ve Mâverâünnehir coğrafyasındaki çatışmalarla artan kaos ve istikrarsızlık dönemi yaşandı. Ardından Gurlular ve Harizmşahlar Selçuklu bakiyesi bu toprakları da kontrol eden iki büyük güç olarak ortaya çıktılar. Eş‛arîlik geleneğinin hem Gur bölgesine hem de Harizm şehirlerine taşınması mezhep-siyaset bağının bir neticesiydi. Kerrâmîliğin yaygın olduğu Gur bölgesinde siyasetin etkisiyle Eş‛arîlik kendisine alan buldu. Mu‛tezilî ve Hanefî düşüncenin güçlü olduğu Harizm bölgesinde de benzer tecrübelerin sonucunda Eş‛arîlik temsil edilmeye başlandı. Bir yandan Kerrâmîlerle öte taraftan Mu‛tezilîlerle fikri çatışmaların yaşanması ise Eş‛arî geleneğine dinamizm kazandırdı. Bu süreçte Fahreddîn er-Râzî, Eş‛arîliğin temsilini yüklenerek ilim meclislerindeki münazaralara katıldı. Ayrıca idarecilerle olan diyalogları onun hareket alanını genişletti. AU - Yavuz, Abdullah Ömer DO - 10.17335/sakaifd.1079265 PY - 2022 JO - Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi VL - 24 IS - 45 SN - 2146-9806 SP - 165 EP - 184 DB - TRDizin UR - http://search/yayin/detay/1096720 ER -