Girişimciler, içinde bulundukları kültürlerin ihtiyaçlarının karşılanmasını amaç edinen bireyler olarak ifade edilmektedir. Yaratıcılık, inovasyon ve girişimcilik kavramlarının birbirleri ile yakın ilişkide olmaları girişimciliğin piyasadaki ihtiyaç ve fırsatlara bu kavramların doğru bir biçimde uygulanması ile başarıya ulaşılabilecektir. Tarihin her döneminde girişimciler, zihinlerindeki insanlığa katkı sağlayıcı fikirleri işe koşmuşlardır. Girişimci bireylerin bu yönü, Sokrates’in, karşılaştığı kişilerin zihninde örtük bir biçimde bulunan bilgi, düşünce ya da yaklaşımı açık hâle getirerek bunları işlevsel kılması ile belirgin bir koşutluk içermektedir. Zira Sokrates, kişiye düşünsel katkı sağlayacak değerli fikirlerin ortaya çıkma sürecini, gebelikle başlayıp doğum ile sonuçlanan bir gelişim olarak ele almaktadır. Fikirlerin zihinde belirmesini, gebelik ile özdeşleştiren Sokrates, fikirlerin ortaya çıkmasında ise tıpkı doğumun gerçekleşmesine yardımcı olan ebeler gibi ehil kişilerin yardımda bulunması gerektiğini vurgulamaktadır. Bu makalede girişimcilik, yenilik ve yaratıcılık bağlamında ele alınan bilgi toplama, kuluçka, fikrin doğuşu, deneme ve benzeri gelişimsel dönemleri ifade eden kavramlar Sokrates’in bakış açısına uygun olarak açıklanarak yorumlanmıştır.