TY - JOUR TI - SİBİRYA ARAŞTIRMALARININ UNUTULAN ÖNCÜSÜ: GERHARD FRIEDRICH MÜLLER AB - Alman kökenli bilim insanı Müller, orta sınıfa mensup, zengin ve entelektüel bir ailede dünyaya gelmiştir. I. Petro döneminde Alman-Rus bilim insanlarının ortak çalışmalar yapmaları ve bilhassa Alman bilim insanlarının Rusya'ya gitmeleri Müller'i de etkilemiş ve Müller lisans mezunu bir tarihçi olarak Rusya'ya gittikten sonra bilimsel çalışmalarının neredeyse tamamını orada yapmıştır. Kısa süre sonra girdiği ve uzun yıllar hizmet ettiği Petersburg Bilimler Akademisi'nde mühim görevler almıştır. Yine I. Petro döneminde başlayan keşif gezileri Müller'in asıl çalışma sahasını keşfetmesini sağlamıştır. Daniel Gottlieb Messerschmidt’in (1685-1735) Sibirya araştırmaları Müller’i etkilemiştir. Bununla birlikte 1725 yılında I. Petro tarafından görevlendirilen Vitus Bering’in, Asya ve Amerika arasındaki kara ve deniz bağlantılarını bulmak için düzenlediği Birinci Kamçatka Keşif Gezisi de Müller’in Sibirya’ya olan ilgisini artırmıştır. Böylece Müller 1733 yılında yapılan İkinci Kamçatka Keşif Gezisi'ne başvurmuş ve kabul edilmiştir. Bu gezide çok sayıda malzeme toplayarak Sibirya halklarını tasvir etmiştir. Yaklaşık on yıl süren bu gezinin ardından Sibirya tarihi alanında eserlerini meydana getirmiştir. Bunlardan en önemlisi dört ciltten oluşan İstorii Sibiri adını taşıyan Rusça kaleme alınmış Sibir Tarihi’dir. Bu eserde, Yermak ile olan savaş ve Sibirya şehirlerinin inşası da dâhil Sibirya’nın eski çağdan XVIII. yüzyıla dek tarihi anlatılmıştır. Müller yaptığı çalışmalar ile Batı’nın araştırma metotlarını Rusya'da tatbik etmiş ve modern Rus tarihçiliğinin kurucularından olmuştur. Müller’in çalışmalarının ardından Rusya'daki ilk etnografya müzesi ve etnografya kürsüsü tesis edilmiştir. Norman teorisi yine onun konferansından sonra Rusya'da büyük tartışmalara yol açmıştır. Tarihçilik dışında başka görevlerde de bulunmuş, II. Yekaterina döneminde rektörlüğe kadar yükselmiştir. Sibirya araştırmalarının öncü ismi Müller'in hayatı ve bilimsel kişiliği bilhassa Alman ve Rus tarihçileri tarafından incelenmiştir. Avrupa'nın geri kalanında Müller’e dair az sayıda müstakil bir çalışma bulunmaktadır. Türkiye’de ise bu konuda henüz müstakil bir çalışma yapılmamıştır. Ancak Sibirya’daki Türk halklarına yönelik araştırmaların önünü açan ve seyrini değiştiren Müller'dir. Müller, Rusya'da Sibirya Türklerine yönelik çalışmaların yöntemlerine tesir etmiştir. Zira Müller Türk ve Fin-Ugor halklarının maddi ve manevi yaşamları hakkında bilgiler toplayarak onların tarihî, coğrafi, kültürel ve dinî hususiyetlerini açıklamaya çalışmıştır. Bunun yanı sıra Sibirya’daki Türk halklarının Rusya İmparatorluğu’na sosyokültürel, siyasi ve iktisadi olarak eklemlenmelerine etki eden unsurları da araştırmıştır. Bu bakımdan Türkiye'de Müller'in bilimsel kişiliğinin ve çalışmalarının bilinmesi mühimdir. Bu çalışmada Müller'in bilimsel kariyeri ile ilgili en önemli kaynak olarak otobiyografisinden yararlanılmıştır. Bunun dışında 20. yüzyılda, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği döneminde yazılan biyografiler mühim yer tutar. Ancak bu biyografilerde Müller'in orta sınıfa mensup olduğu vurgulanmıştır. Bu konuda önyargılar göze çarpmaktadır. Norman teorisine şiddetli eleştiriler de biyografilerdeki sert ifadelerin oluşumuna tesir etmiştir. Bunun tam aksi değerlendirmeler Alman bilim insanlarının yazdığı biyografilerde görülür. Bu biyografilerde Müller'in etnografya biliminin kurucusu olduğu ifade edilmektedir. Ancak Rusça kaynakların yeterince kullanılmadığı görülür. Bu bakımdan çalışmada biyografiler dikkatle değerlendirilmiştir. Doğrulanamayan bilgilere yer verilmemiştir. Böylece Müller’in hayatı, bilimsel faaliyetleri ve katkılarını ortaya koymak amaçlanmıştır. AU - akbaba, yusuf DO - 10.53718/gttad.1120541 PY - 2022 JO - Genel Türk Tarihi Araştırmaları Dergisi VL - 4 IS - 8 SN - 2667-5366 SP - 617 EP - 624 DB - TRDizin UR - http://search/yayin/detay/1151736 ER -