TY - JOUR TI - TÜRK HAKANLIĞI MUHİTİ TÜRK İSLÂM KAYNAKLARINDA KÂFİR* AB - Makalede "Allah'a ve O'nun iman edilmesini istediklerine inanmamak, inkâr etmek" anlamında kullanı- lan küfr olgusunun fail adı kâfir terimi ile onun Kur’anî anlamı Türkçe Kur’an çevirileri içinde en erken tarihli olanı Karahanlı Türkçesi Satır Altı Kur’an Tercümesi TİEM 73 ile 11. yüzyıl Müslüman Türk dünyasının kimliğini ve dilini güçlü ve etkili bir biçimde öne çıkaran birincil kaynak kıymetindeki iki başyapıtı; Dîvânu Lugâti’t-Türk ile Kutadgu Bilig üzerinden ele alınmıştır. Kavramın kazandığı anlam-değer yüklenişlerine referans olması bakımından Dede Korkut destanlarının sosyo-kültürel tarihî mecaz coğrafyasına da özellikle bakılmış, etki ve yansıması üzerinde durulmuştur. Kâfir sosyo-kültürel ve sosyo-politik bir terimdir ve kavram – terim olarak her iki düzeyde, İslâmî, İslâmî olmayan, Arap ve Arap olmayan birden çok tarihî bağlam ve anlam çerçevesine yerleşir. Bu kavram en başta Kur’anî bir terimdir; ancak ondan sonra başka birçok dinî ve din dışı kavramla birlikte İslâmlaşmanın sonucu olarak Türk dili, medeniyeti, toplumsal ve kültürel tarihî coğrafyasına mal edilmiştir. Kâfir, Yakın Doğu coğrafyasından doğmuş tektanrıcı dinlere, Musevîlik, Hristi- yanlık ve Müslümanlığa mensup olacak olan kutsal kitap toplumlarının da dillerinin ve tarihî eski söz varlığı- nın belki en güçlü, keskin sözcükleri arasındadır. Bu tektanrıcı toplumlar birbirlerini tarihî siyasî ve dinî karşılaşmalara ve çatışmalara bağlı olmadan da kâfir olarak niteler. Kâfir sözcüğü ve başka dinî soyut-somut kavramlar, Türk coğrafyasının genişliği ve tarihî dönemleri düşünüldüğünde bir uçtan diğerine kabarık bir külliyat oluşturan Satır Altı Türkçe Kur’an çevirilerinde izlenebilmektedir. TİEM 73 kâfir sözcüğü için ikili bir özellik sunar, nadiren birkaç ayette ya asıl biçimi korunmuş ya da daima Türkçe iki sözcükle karşılanmış- tır. Bunlardan ilki kėrtgün- “inanmak, bir şeye inanmak” fiilinin olumsuzundan kėrtgünmägliler “inanmayan- lar” şeklinde türetilerek kâfirleri karşılamıştır. Kâfir için Erken Orta Türkçede türetilmiş bir diğer sözcük tanıġlı sözcüğüdür. Özellikle Yahudiler ve Hristiyanlara vurguyla Kur’an kıssalarında da kâfir imgesi bütün Müslüman kültürler kadar Müslüman Türklerin de düşünce ve duygularının katmanlaşarak evrildiğini göste- rir; bunun Dede Korkut destanlarına folklorik etkisi fark edilebilir. TİEM 73’teki kıssalarda da Arapça ve Farsçadan kavram kopyalamadan Eski Türkçenin çeviri dil edinci ve yeterliği görülebilir. Buna, Ashâb-ı Sebt kıssası örnek oluşturabilir. Türk Hakanlığı muhitinin iki Müslüman Türk yazarının kaleminden çıkan çağdaş iki başyapıtta ise; Dîvânu Lugâti’t- Türk ile Kutadgu Bilig'de de kâfir, kendi sosyo-politik ve sosyo-kültürel dinî kavram alanını yaratmıştır. AU - GÖKGÖZ, Saime Selenga DO - 10.58242/millifolklor.1183087 PY - 2023 JO - Milli Folklor Dergisi VL - 18 IS - 137 SN - 1300-3984 SP - 123 EP - 133 DB - TRDizin UR - http://search/yayin/detay/1167506 ER -