TY - JOUR TI - Rawls Düşüncesinde Örtüşen Görüş Birliği ve Makuliyet AB - Rawls'un siyasal liberalizmi, liberal demokrasinin felsefi bir açıklamasını sağlama şeklindeki geleneksel siyaset teorisi hedefini terk eder. Bununla birlikte Rawls, “modus vivendi” uzlaşması dediği şeyden daha derin gerekçelerle vatandaşlar tarafından onaylanan liberal bir siyasi düzeni de amaçlar. Fakat çoğulcu ve özgür bir liberalizm özlemi, rakip kapsamlı doktrinler arasında bir modus vivendi uzlaşmasından daha derin bir şey olarak onaylanan bir liberalizm hedefiyle çelişir görünmektedir. Bir uzlaşma yerine “kendi iyiliği için” desteklenen bir liberalizm, zorunlu olarak, siyasal liberalizmin çiğnediği türden bir tür iyi kavramına dayanmalıdır. Bizce bu nedenle Rawls siyaset felsefesinde kapsamlı olmayan, ancak yine de ahlaki bir gerekçe sunmaya çalışır. Her ne kadar Rawls’un görüşünü onaylayanlar sıklıkla bu tür eleştirilerin, felsefi olarak kapsamlı bir yol izlemekten başka ahlaki bir gerekçe sunulamayacağı şeklindeki asılsız varsayıma dayandığından şikâyet etseler de siyasal liberalizmi eleştiren pek çok kişi bunun başarılı olduğundan şüphe eder. Bu çalışmada, Rawls tarafından özellikle geç dönem yazılarda kullanılan gerekçelendirme stratejisi içsel olarak eleştirmeye çalışılacaktır. Siyasi meselelerle ilgili ihtilaf durumlarında vatandaşların siyasi değerlere siyasi olmayan değerlere göre öncelik vermesine dair bize makul bir umut sunamayacağına işaret edilecektir. Ayrıca, Rawls'un kapsamlı olmama, çoğulculuğu sağlama ve koruma kaygısına yönelik açıklamalarının eksikliklerinin gösterilmesi hedeflenmektedir. AU - Selim, Ferdi DO - 10.37880/cumuiibf.1287125 PY - 2023 JO - Cumhuriyet Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi VL - 24 IS - 3 SN - 1303-1279 SP - 445 EP - 458 DB - TRDizin UR - http://search/yayin/detay/1200784 ER -