TY - JOUR TI - Mütevâtir Haberlere Yaklaşımları Açısından Se- rahsî ile Gazzâlî Arasında Bir Mukâyese AB - Hadis usûlcüleri kesin/yakînî bilgi içermesinden do- layı mütevâtir haberler meselesini derinlemesine ele al- mamışlardır. Buna karşılık fıkıh usûlcüleri mütevâtir ha- ber meselesini ilmî açıdan tüm detaylarıyla birlikte ele almışlardır. Hadis âlimlerinin bu meseleye yeterince yer vermemesi, mütevâtir konusunu hadis usûlü konusu ola- rak görmemelerinden dolayıdır. Ancak gayeleri deliller- den kural elde etmek olan fıkıh usûlcülerinin erken dö- nemden itibaren mütevâtir haberin epistemolojik değeri üzerinde ayrıntılı olarak durmuş olmaları, sonraki dönem hadis âlimlerinin de usûl eserlerinde bu konu üzerine eğil- melerini beraberinde getirmiştir. Bu anlamda mütavâtir hadisin bilgi ve amel değerine yönelik efradını cami ağ- yarını mâni olacak şekilde önemli tartışmalara yer veren âlimler arasında Hanefî usûlcü Serahsî (ö. 483/1090 [?]) ile Şâfiî usûlcü Gazzâlî (ö. 505/1111) de bulunmaktadır. Dönemin meşhur fıkıh usûlcüleri arasında yer alan bu âlimlerin kaleme aldığı eserler, sonraki dönem âlimleri- nin çalışmalarına önemli birer kaynak olmuştur. Nitekim Hanefi furû fıkhında en meşhur çalışmalardan biri olan el-Mebsûṭ adlı eser, Serahsî tarafından kaleme alınmıştır. Şafiî usûlcüsü Gazzâlî ise Eş‘arî kelâmcısı olmakla ve fıkıh usûlü sahasında önemli eserler telif etmiş olmakla çok sayıda âlimi görüşleri ile etkileyebilmiştir. Bu çalış- mada mütevâtir haberlere yönelik Hanefî ve Şafiî fıkıh usûlcülerinin yaklaşımları, mukayeseli olarak Serahsî ile Gazzâlî ekseninde ele alınacaktır. Bu iki âlimin seçilme nedeni, onların hem kendi mezhepleri içerisindeki ve hem de umûmî olarak diğer âlimler arasındaki şöhretle- rine binaendir. Bu alimlerin mütevâtir haberlere yakla- şımları arasında kısmen farklılık olsa da mezhebî sâik- lerin bu âlimlerin konuya ilişkin değerlendirmelerinde etkili olmadığı, bilakis haber anlayışlarının birbirlerine çok benzediği, meseleleri tartışırken aynı argümanlardan istifade ettikleri tespit edilmiştir. Buradan hareketle iki sünnî mezhebin önemli temsilcilerinin mütevâtir habere dair yaklaşımlarının büyük oranda aynı olduğu ve aynı kaynaklardan beslendiği söylenebilir. AU - ÖZMEN, Ramazan DO - 10.26791/sarkiat.1329445 PY - 2023 JO - e-Şarkıyat İlmi Araştırmalar Dergisi VL - 15 IS - 2 SN - 1308-9633 SP - 522 EP - 542 DB - TRDizin UR - http://search/yayin/detay/1217787 ER -