TY - JOUR TI - Doğum şeklinin, pelvik taban ve mesane boynu üzerinde etkileri AB - Amaç: Doğum şeklinin pelvik relaksasyon oluşumuna ve buna bağlı olarak ortaya çıktığı düşünülen üretra mobilitesi, stres üriner inkontinans ve sistosel oluşumuna etkisini araştırmak. Gereç ve Yöntem: Ocak 2011-Mayıs 2011 tarihleri arasında, Bakırköy Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesinde doğum yapan 225 primigravid hasta çalışmaya alındı. Her biri gebeliğinin 35-36. haftasında değerlendirildi. Çalışmada yer alan hastalar postpartum 12. haftada tekrar muayene edildi. Sistosel değerlendirildi, stres inkontinans tarifleyenlere stres test yapıldı, özel olarak yapılmış bir açıölçerle Q tip test yapıldı. Vajinal doğum yapan 155 hasta, aktif fazda sezaryen olan 36 hasta ve latent fazda sezaryen olan 34 hasta ile çalışma gruplarımız oluştu. Bulgular: Bebek doğum ağırlığı vajinal doğum grubunda anlamlı olarak daha düşüktü. Vajinal doğum grubunda SÜİ saptanan 19 (% 12.3) olgu ve sezaryen grubunda SÜİ saptanan 4 (% 5.7) olgu vardı. Bu iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde fark saptanmadı. Sistosel pozitiflik oranları arasında anlamlı fark saptandı. Vajinal doğum grubundaki sistosel pozitiflik oranının aktif fazda sezaryen grubundan yüksek olduğu bulundu. Ayrıca, aktif fazda sezaryen grubundaki sistosel pozitifliği oranı latent faza sezaryen grubundan yüksekti. Vajinal doğum grubunda Q testi ≥36 derece olan 26 (% 16.8) olgu, sezaryen grubunda Q testi ≥36 derece olan 4 (% 5.7) olgu vardı. İstatistiksel olarak anlamlı fark vardı. Vajinal doğum yapanlarda 2 ve 3. derece olgular vardı, yine bu grupta evre 2 ve 3 sistosel olan olgular da varken latent faz grubunun tamamı evre 1 sistoseldi. Stres inkontinans sıklığı, sistosel sıklığı ve Q tipi test pozitifliğinin her biri, birbirleriyle ve bebek doğum ağırlığı, doğumun 2. evresinin süresiyle pozitif ilişkili bulundu. Sonuç: Vajinal doğumun pelvik taban relaksasyonu için sezaryen doğuma göre daha ciddi bir risk faktörü olduğu, doğumun aktif fazında yapılan sezaryenın da elektif sezaryena göre daha riskli olup, tamamen koruyucu olmadığı sonucuna varıldı. AU - AKAGÜNDÜZ, Naile Gökçe AU - EKİZ, Ali AU - BAKIR, Vuslat Lale AU - POLAT, IBRAHIM AU - TEKİRDAĞ, Ali İsmet AU - YILDIRIM, Gonca AU - Ulker, Volkan PY - 2012 JO - Jinekoloji Obstetrik Pediatri ve Pediatrik Cerrahi Dergisi VL - 4 IS - 2 SN - 1308-6715 SP - 47 EP - 60 DB - TRDizin UR - http://search/yayin/detay/144432 ER -