TY - JOUR TI - Türkiye’den bildirilen zigomikoz olgularının havuz analiz yöntemi ile değerlendirilmesi AB - Zigomikoz, hızlı ilerleyen ve sıklıkla ölümcül seyreden, Mucorales takımında bulunan Mucor, Rhizopus, Rhizomucor ve Absidia cinsi küf mantarlarının neden olduğu invazif bir fungal enfeksiyondur. Kontrolsüz diyabet, hematolojik maligniteler, uzun süreli kortikosteroid kullanımı veya immünosüpresif tedavi, mukormikoz için predispozan faktörlerdir. Bu çalışmada, Türkiye’den yerli ve yabancı dergilerde son 17 yılda yayınlanmış zigomikoz olgularının yaş, cinsiyet, altta yatan hastalıklar, klinik bulgular, tanı yöntemleri, tedavi şekilleri ve mortalite açısından havuz analizi yöntemi ile incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışmamızda iki ulusal (http://uvt.ulakbim.gov.tr, http://www.turkmedline.net) ve iki uluslararası (www.ncbi.nlm. nih.gov, http://apps.webofknowledge. com) veri tabanı kullanılmıştır. Yapılan taramada, 1995-2012 yılları arasında yayınlanmış, çalışma kriterlerine uygun ve tam metnine ulaşılan 64 makale (34’ü uluslararası, 30’u ulusal veri tabanlarında) analize dahil edilmiştir. Bu çalışmalardaki, Avrupa Kanser Araştırma ve Tedavi Derneği (EORTC)’nin kriterlerine göre kesin invazif fungal enfeksiyon tanısı olan toplam 151 (71’i kadın ve 80’i erkek, yaş ortalaması 45.4 ± 21.4 yıl) zigomikoz olgusu değerlendirilmiştir. Hastaların 91 (%60)’i rinoserebral, 42 (%27.8)’si sinoorbital, 7 (%4.6)’si akciğer, 6 (%3.9)’sı disemine, 3 (%1.9)’ü deri, 2 (%1.3)’si gastrointestinal sistem zigomikozu tanısını almıştır. En sık görülen semptom ve bulgular; gözde ve yüzde şişlik (n= 95, %63), ateş (n= 72; %48), nazal obstrüksiyon (n= 60; %40), baş ağrısı (n= 58; %38) ve oftalmopleji (n= 48; %32) olarak izlenmiştir. En sık saptanan risk faktörlerinin, diyabet (%49) ve hematolojik malignite (%39.7) varlığı olduğu belirlenmiştir. Mikolojik kültür 82 olguda yapılmış ve 51 olgunun klinik örneklerinin kültüründe üreme saptanmıştır. Kültürde üreyen etkenlerin dağılımı; Mucor spp. (n= 19, %37.2), Rhizopus spp. (n= 13, %25.5), Zygomycetes (n= 9, %17.6), Rhizopus oryzae (n= 4, %7.8), Rhizopus spp. + maya (n= 3, %5.9), Rhizomucor spp. (n= 2, %3.9) ve Rhizosporium spp. (n= 1, %1.9) şeklindedir. Tanı için, 133 olguda patolojik inceleme ve 126 olguda radyolojik görüntüleme kullanılmıştır. Olguların 115’ine cerrahi girişim ile birlikte antifungal tedavi verilmiş; 30 olgu sadece antifungal tedavi, dört olgu sadece cerrahi tedavi almıştır. Antifungal tedavi olarak; 77 olguya klasik amfoterisin B (AMP-B), 60 olguya lipozomal AMP-B, altı olguya lipozomal AMP-B + posakonazol kombinasyonu ve iki olguya da lipid kompleks AMP-B başlanmıştır. Değerlendirilen olgularda mortalite oranı %54.3 (82/151) olarak tespit edilmiştir. Bu analiz sonucunda elde edilen veriler, mukormikozun tanı ve tedavisinde, ilerlemelere rağmen mortalitenin hala oldukça yüksek olduğunu göstermektedir. Dolayısıyla riskli hasta gruplarında, erken tanı için mukormikozun akılda tutulması ve tedavide cerrahi girişimle birlikte uygun antifungal tedavinin en kısa zamanda başlanması gereklidir. AU - ZEKA, Arzu Nazlı AU - SİPAHİ, Oğuz Reşat AU - ARDA, BİLGİN AU - TAŞBAKAN, Meltem AU - PULLUKÇU, Hüsnü AU - YAMAZHAN, Tansu PY - 2013 JO - Mikrobiyoloji Bülteni VL - 47 IS - 4 SN - 0374-9096 SP - 708 EP - 716 DB - TRDizin UR - http://search/yayin/detay/161513 ER -