TY - JOUR TI - ADİ VE RESMİ SENETTE SAHTELİK İDDİASININ HUKUK DAVALARINA VE İCRA TAKİPLERİNE ETKİSİ AB - Görülmekte olan bir davanın veya icra takibinin dayanağını teşkil eden senet hakkında sahtelik iddiasında bulunulabilir. Adi senetlerde sahtelik iddiası icra takibinde itiraz olarak veya davada savunma sebebi olarak ileri sürülebilir. Resmi senedin sahte olduğu ise ancak ayrı bir menfi tespit davası açılarak ileri sürülebilir. Ancak, her halükarda sahtelik iddiasının somutlaştırılması gerekir. Sahtelik iddiasının doğurduğu hukuki sonuçlar Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 209. maddesinde düzenlenmiştir. Kanunda sahtelik iddiasının doğurduğu sonuçlar adi ve resmi senetler bakımından ayrı ayrı düzenlenmiştir. Buna göre, sahte olduğu iddia edilen adi senetler gerek icra takibinde gerekse davada hiçbir işleme esas alınamazlar. Buna karşılık, resmi senetler sahte oldukları mahkeme kararıyla tespit edilinceye kadar, davalarda ve icra takiplerinde işlemlere konu olabilirler. Sahtelik iddiası tek başına da bir davanın konusunu oluşturabilir. Böyle bir davanın icra takiplerine etkisi hakkında Yargıtay Daireleri farklı yönde görüş bildirmektedir. Hâlbuki HMK.m.209 uyarınca gerek hukuk mahkemesinde açılan sahtelik davası gerekse ceza mahkemesinde görülen sahtecilik davası açıldığında, icra takibi kendiliğinden duracaktır. İcra takibinin durması için ihtiyati tedbir kararı verilmesine de gerek yoktur. Davanın sonunda senedin sahte olmadığı anlaşıldığı takdirde ise, ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin devam etmesine karar verilebilecektir. AU - ERDÖNMEZ, Güray PY - 2016 JO - Türkiye Barolar Birliği Dergisi VL - 0 IS - 123 SN - 1304-2408 SP - 147 EP - 208 DB - TRDizin UR - http://search/yayin/detay/222322 ER -