TY - JOUR TI - Tissue engineering in the treatment of congenital diaphragmatic hernia AB - Doğumsal diyafragmatik herni (CDH), en sık karşılaşılan konjenital anomalilerden biri olup abdominal organların göğsüne herniyasyonuna neden olan diyafram kusurunun varlığı olarak tanımlanmaktadır. Son yıllarda ileri tedavi stratejileri getirilmesine rağmen hayatta kalma oran, % 70 civarında kalmışve geliştirilememiştir. KKH'de kötü sonuçların başlıca belirleyicileri pulmoner hipoplazi ve pulmoner hipertansiyondur. Akciğer fonksiyonlarını ve sağkalımı geliştirmek için çeşitli cerrahi müdahaleler ve yeni tıbbi tedaviler denmektedir, ancak istenilen seviyeden daha az orandadır. Protez materyali ile diyafragma defektinin onarımının, takip sırasında yüksek komplikasyonlar ve rekürrens oranları ile ilişkili olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, rejeneratif ilaç hem hipoplazi akciğerlerde hücresel fonksiyonu indükleyerek (kök hücre tedavisi) hem de işlevsel bir miyojenik yama (doku mühendisliği) geliştirerek, CDH'de alternatif bir tedavi stratejisi olarak düşünülmektedir.Solunum yetmezliğine sebep olan ciddi pulmoner hipoplazi ve hipertansiyon ile doğan CDH'li yenidoğanların yaklaşık % 30'unun hayatta kalması pulmoner hipoplazi derecesi ile ilişkili olduğundan, bu dereceyi prenatal olarak değerlendirmek büyük önem taşır. Prenatal ultrasonografi (US) ve manyetik rezonans görüntüleme (MRI) iki ana tanı aracıdır. CDH'de pulmoner hipoplazi ve hipertansiyonu iyileştirmek için çeşitli doğum öncesi tedavi stratejileri denendi. Vitamin A, kortikosteroidler, C vitamini, E, N-asetilsistein, fosfodiesteraz inhibitörleri, glukagon benzeri peptit 1 agonistleri ve tirozin kinaz inhibitörleri gibi antioksidanlar hayvan çalışmalarında analiz edildi ve değişken sonuçlar gösterdi. İnsanlar üzerinde çok az çalışma olduğu için, bu terapilerin klinik yararlarını teyit edebilmek için ileri aşama araştırmalar insanlar üzerinde olmalıdır. Doğumdan sonra bebeğe destekleyici tedavisinin yanı sıra solunum yetmezliği durumunda tercihen yüksek frekanslı salınımlı ventilasyon ile solunum desteği de uygulanmalıdır. Eksojen kök hücreler, özellikle AFS hücreleri akciğer gelişimini hem çeşitli pulmoner hücre tiplerine entegre ederek, hem de anti-inflamatuvar ve immünomodülatör etkiler yoluyla parakrin modele göre veya doğal progenitör hücreleri aktive ederek geliştirebilir. Ancak, akciğer hasarının altında yatan mekanizmayı ve kök hücrelerin moleküler tepkisini anlamak için, özellikle de insanlarda yapılacak daha ileri araştırmalara ihtiyaç vardır. Doğum öncesi tarama yöntemlerindeki ilerlemeler sayesinde, artık gebelikteki en büyük genetik bozuklukların çoğunu tespit etme ve postnatal dönemde optimal tedavi stratejisi sunma olanaği bulunmaktadır. CDH'li çocukların tedavisinde rejeneratif tıbbın uygulanmasına ilişkin hayvan çalışmalarının sonuçları gelecek vadetmektedir. Yakın gelecekte özellikle güvenlik ve etik konular çerçevesinde yoğunlaşan daha ileri çalışmaların desteğiyle, klinik olarak uygulanması için gerekli kanıtlar bu çalışmalar ile sağlanacaktır. AU - KUMBASAR, Ulaş AU - UYSAL, SERKAN AU - DİKMEN, Erkan PY - 2017 JO - Turkish Journal of Clinics and Laboratory VL - 8 IS - 3 SN - 2149-8296 SP - 124 EP - 129 DB - TRDizin UR - http://search/yayin/detay/240997 ER -