Genelde kanserin korkunç bir hastalık olduğu düşünülür, yalnızca adı bile ürkütücüdür. Çoğu insan kanserden korkar, çünkü bunun tedavi edilemez ve ölümcül bir hastalık olduğuna inanmaktadır. Kanser hastalığının doğası gereği hasta ve çevresinde oluşturduğu ciddi endişe ve stres, bu hastalığın tedavisi ile ilgilenen bütün sağlık çalışanlarının üzerinde önemli bir baskı oluşturmakta ve erken dönemde yıpranma, iş motivasyonu ve verimlilik kaybına neden olabilmektedir. Merhamet bir kimsenin veya bir başka canlının karşılaştığı kötü durumdan dolayı duyulan üzüntü, acıma olarak tanımlanmıştır. Sağlık çalışanlarında merhamet yorgunluğu, ciddi duygusal ya da fiziksel acı içerisindeki hastalara gösterilen merhametin zamanla aşamalı olarak azalması ifade edilmiştir. Literatüre bakıldığında, merhamet yorgunluğu ile ilgili hemşireler ve diğer hasta bakımı sağlayan sağlık çalışanları ile ilgili birçok çalışma olduğu ancak cerrahi yapan hekimler üzerinde yapılan çalışmaların sınırlı olduğu görülmektedir. Özellikle kanser cerrahisi yapan hekimlerde, hastalığın tanı, tedavi ve takibinin uzun ve yorucu olması bu hekim grubunda merhamet yorgunluğu oluşmasına neden olabilir. Bu çalışmada baş boyun cerrahisi ile ilgilenen 100 hekime Pommier tarafından geliştirilen, Akdeniz ve Deniz tarafından Türkçe’ye çevrilen 24 soruluk “Merhamet Yorgunluğu Ölçeği” uygulanmış ve ölçek toplam puan ortalaması 4.24±0.97 olarak bulunmuştur. Bu sonuç, ölçekten alınan puanın en fazla 5 olması nedeniyle, baş boyun cerrahlarında merhamet düzeyinin yüksek olduğu yönünde yorumlanmıştır. Bu çalışma sadece baş boyun kanseri ile uğraşan cerrah grubunu kapsaması nedeniyle literatürde ilk olduğu gibi, sadece kanser ameliyatları yapan hekim grubunda merhamet yorgunluğunu araştırması nedeniyle de literatürde bir ilktir. Çalışmadan elde edilen sonuçlar tıpta en korkulan hastalıklardan biri olan kanser ile uğraşan hekimlerin düşünülenin aksine merhamet yorgunu olmadıklarını ve mesleklerini başarı ve özveri ile sürdürmeye çalıştıklarını ortaya koymaktadır.