TY - JOUR TI - ULUSLARARASI HUKUK PERSPEKTİFİNDEN 2011 SONRASI DÖNEMDE LİBYA’DA DE FACTO REJİM VE YENİ HÜKÜMETİN TANINMASI SORUNU AB - Bir devletin toprakları üzerinde belli bir derecede etkin otorite icra eden birimler de facto rejim olarak isimlendirilmektedir. Günümüzde de facto rejimlerin uluslararası hukuk açısından statüleri ve hukuksal kişilikleri belirsizdir. De facto rejimler devletin resmi hükümetini güç kullanarak ve anayasal olmayan yöntemlerle değiştirdikleri için uluslararası barış ve güvenliğe önemli tehditler yöneltmektedirler. Uluslararası toplum de facto hükümet ve de facto devlet sorununa “tanıma” metodu ile yanıt vermektedir. Hükümetlerin tanınması iç savaş, devrim ve darbe gibi durumlarda devletlerin anayasalarına ve uluslararası hukuka aykırı yollarla iktidarın değişmesi halinde önem taşımaktadır. Bu olağanüstü hallerde devletler geleneksel olarak yeni bir hükümeti tanımak için “etkinlik” ilkesine başvurmuşlardır. Bir devletteki içsel ve dışsal açıdan etkin olan birimlere de jure hükümet statüsü tanınırken, içsel veya dışsal açıdan etkin olmayan farklı birimlere her iki tanıma da ayrı ayrı verilmiştir. 2011 sonrası dönemde Libya örneği devlet uygulamasında etkin kontrol ilkesinin istisnasız mutlak bir ilke olmadığını kanıtlamıştır. Halk desteğinin olması, uluslararası toplum tarafından yaygın tanınma, uluslararası barış ve istikrarın sağlanması gibi faktörlerin daha çok önem kazandığını göstermektedir. Kaddafi sonrası dönemde Libya’da yaşanan çok-hükümetlilik sorunu Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki hak ve çıkarları açısından önem taşımaktadır. AU - Taşdemir, Fatma PY - 2020 JO - UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ DERGİSİ VL - 0 IS - 16 SN - 2147-8376 SP - 375 EP - 405 DB - TRDizin UR - http://search/yayin/detay/467970 ER -