TY - JOUR TI - Molla Lütfi Özelinde Dilbilim- Vazʿ İlişkisi AB - Modern zamanlarda özelde Osmanlının genelde ise İslam dünyasının sahip olduğu özgün bir felsefenin, bununla ilişkili olarak da orijinal bir dilbilim anlayışının var olup olmadığı sorgulanmıştır. Bu sorgulama, İslam düşünce geleneğinde klasik dilbilim çalışmalarının belirlenmesini ve bunların dayandığı teorilerin ortaya konulmasını gerekli kılmaktadır. İslam düşünce geleneğinin kendine has bir dilbilim anlayışı olduğunu savunan ve farklı dönemleri konu edinen birbirinden bağımsız çalışmalar olmakla birlikte bu eserlerde düşünce geleneğimizde dilbilim çalışmalarının üzerine kurulduğu ana nazariye olan vazʿ olgusu dikkate alınmamış ya da teorik düzeyde incelenmemiştir. Hâlbuki özgün bir dilbilim anlayışının varlığı ancak bu düşüncenin dayandığı teorilerin tespit edilip bunların dilbilim çerçevesinde incelenmesi ile ortaya konulabilir. Bu çerçevede İslam düşüncesinin kendine has bir dilbilim anlayışı olduğuna savunan bu çalışmamız, klasik dilbilim çalışmalarının kurucu ilkesi olan vazʿ teorisinin, dilbilimle ilişkisini Mollâ Lütfî çerçevesinde değerlendirmeyi konu edinmektedir. Dilbilimi gramer çalışmalarından ayıran ‘dili kural koymaktan kaçınarak anlama’ ilkesini, Molla Lütfi’nin vazʿ anlayışında görmek mümkündür. O, hem dönemin bilimsel birikimine uygun olarak dil olgularını açıklamaya çalışmış hem de dil ilimlerinin tasnifinde esas aldığı vazʿ teorisini sadece Arap dili özelinde değil, bütün dilleri kapsayacak şekilde ele almıştır. İnsanoğlunun yaşamını devam ettirebilmesi için iletişim kurması gerektiğini, bunun en güzel yolunun ise ses olduğunu ifade eden Molla Lütfî, yaşadığı dönemin bilim anlayışına uygun olarak dili inceler. Bu yüzden sesin oluşum sürecini anlatırken zamanının biyoloji ve fizik bilgisinden yararlanır. Bunun yanında sesin duyulması ile oluşan zihnî suretleri, kognitif psikoloji ile açıklayan Molla Lütfi, kalp ile dimağ arasındaki karşılıklı ilişkiye ve bunun nefes mecrasında oluşturduğu basınca dikkat çeker. Ona göre bu basıncın arkasından nefes alma, sonuçta ise ses meydana gelir. Oluşan bu sesi formel mantıktaki lafzî- tabʿî delâlet ile alakalandıran düşünür, insan ve diğer canlıları birbirinden ayıran özelliğin, akıl ve konuşma kabiliyeti olduğuna işaret eder. Dilin kaynağı konusunda ise dili, ilahî (tevkîfî) değil, toplumsal (istilâhî) bir olgu olarak tasavvur eden Molla Lütfi, dil ile yazının farklı dönemlerde oluştuğunu öne sürer ve belirli aşamalardan sonra dilin zorlama kullanımlardan uzaklaştığını ifade eder. Daha açık bir ifadeyle ona göre lafızlar, ilk başlarda oldukça kaba ve kısıtlı anlamları ifade edebilirken sonraları incelir ve daha dakik manaları bildiren bir şekle bürünür. Sözlü iletişimden yazılı iletişime nasıl geçildiğini, lafızların incelme sürecinde olduğu gibi doğrusal bir ilerlemeye bağlayarak tetkik eden Molla Lütfi, daha sonra bir lafzın bir anlamı temsil etmesi manasına gelen vazʿ üzerinde durur. Vazʿın ne olduğunu açıkladıktan sonra dili vazʿ edenin, üç kısımda incelenen vazʿ-ı şahsî ile müfret manalara, müfret lafızları vazʿ ettiğini söyler. Benzer şekilde ona göre dili vazʿ eden, aynı anlamı ifade eden ism-i fâil gibi kelime formlarını da varlık âlemine çıkarır. Belirli anlamları ifade etmek için vazʿ edilen lafızların ve ilgili manaların zamanla değişebileceğini (nakl) ve bunun, şerʿî ve örfî olmak üzere iki farklı şekilde gerçekleşeceğini dile getiren Molla Lütfi, kelimelerin yapısal özelliklerini de inceler. Lafızların vazʿını, şahsî ve nevʿî olarak ikiye ayırıp değerlendiren Molla Lütfi, eşseslilik gibi dilsel olguları vazʿ ile ilişkilendirir hatta belagatın alt disiplinleri olan beyân ve meʿânî ilimlerini de vazʿ nazariyesini esas alarak açıklar. Bu yüzden onun dil ilimlerini tasnif ettiği el-Metâlibu’l-İlâhiyye fi mevzûʿati’l-ulûmi’l-luğaviyye adlı eseri, bazı müstensihler tarafından bir vazʿ kitabı olarak kabul edilmiştir. Molla Lütfi özelinde vazʿ ve dilbilim arasındaki ilişkiyi incelediğimiz bu çalışmada öncelikle modern dilbilim ve vazʿ hakkında kavramsal bir çerçeve çizilerek bu kavramların ne anlama geldiği ve dilin bilimsel olarak incelenmesiyle ne kastedildiği ortaya konulacaktır. Bu bölümde birden fazla anlamı olan vazʿ teriminin, çalışmamızda hangi anlamda kullanıldığı açıklanacak ve peşi sıra dilbilim hakkında bilgi verilip bu bilim dalının diğer disiplinlerle olan ilişkisine dikkat çekilecektir. Ardından Mollâ Lütfî özelinde, vazʿ teorisinin dilbilim çalışmalarıyla kesiştiği bazı ortak noktalar gösterilip klasik dilbilim çalışmalarının, modern dilbilimin çalışma alanlarıyla buluştuğu sesin oluşum süreci ve dilsel olguların zamanla değişimi gibi bazı ortak paydalara işaret edilecektir. Böylece Molla Lütfi özelinde vazʿ ile dilbilim arasındaki ilişkinin boyutu belirlenecektir. AU - cengiz, mehdi DO - 10.33420/marife.894205 PY - 2021 JO - Marife Dini Araştırmalar Dergisi VL - 21 IS - 1 SN - 2630-5550 SP - 629 EP - 646 DB - TRDizin UR - http://search/yayin/detay/494410 ER -