7 sonuç

Tümünü Listeye Ekle
Bu araştırmada müzik öğretmeni adaylarının öğretmenlik mesleğine yönelik tutumlarının cinsiyet, mezun oldukları ortaöğretim kurumunun türü, akademik başarı puanı, mesleğe ilişkin iş yapma durumu, öğrenim gördükleri üniversite ve aylık gelir değişkenleri açısından incelenmesi amaçlanmıştır. Katılımcılar sekiz devlet üniversitesinde son sınıf öğrencisi olan 81 öğretmen adayından oluşmaktadır. Verilerin toplanmasında “Müzik Öğretmenliği Mesleğine Yönelik Tutum Ölçeği” ve kişisel bilgi formu kullanılmıştır. Verilerin analizinde tek yönlü T-Testi ve ANOVA testleri kullanılmıştır. Sonuçlar, müzik öğretmeni adaylarının müzik öğretimine yönelik tutumlarının herhangi bir değişkene göre değişmediğini ve her koşulda aynı düzeyde olduğunu göstermiştir. Elde edilen veriler ilgili başlıklar altında tablolar halinde sunulmuştur.
Sources used in instrument education are theory books covering the historical and structural features of the instrument, methods that provide progress in instrument education, and albums that can be performed depending on one's competience while the education continues. Theory books and methods, which play an active role in the individual completing their development, are sometimes inadequate in a musical sense and do not satisfy the person affectively. The competencies gained by the person attending instrument education through methods are supported by albums with melodic structures at the forefront. This study examined the albums released in Turkey used in viola education and it is a descriptive study based on content analysis. The study sample is limited to 7 viola albums released in Turkey between 2000-2019. The resources accessed were examined in terms of their copyrights page, publication years, types of pieces, the player level, the tone/tonality/modality, whether they are accompanied or not and their availability for playing the pieces. As a result of the review, it was determined that the number of albums increased after 2010, they mostly consisted of arrangement and adaptations, were written at the beginning level except for two methods, the pieces included in the albums consisting of position I, II, III and IV and it is necessary to know the techniques such as detache, legato, staccato and connected staccato in order to perform the pieces. The results obtained are tabulated under the related titles and compared with the literature.
Okul şarkıları, müziksel yapının ve sözel içeriğinin okul çağındaki çocuklara göre yazıldığı müzikyapıtlarıdır.Genelmüzikeğitimininherbasamağındaokulşarkılarıtemelmateryaldir.Şarkı,birmüzik dersinde öğrencileri en kolay şekilde bir araya getirebilecek ve işbirliği sağlayabilecek güçtür.Bu noktada müzik derslerinde kullanılan okul şarkılarının özellikleri ve yaş grubuna göre uygunlukdurumları önem kazanmaktadır. Bu çalışma, ortaokul 5. ve 6. sınıf ders kitaplarında yer alan okulşarkılarını eğitim müziği açısından incelemeyi amaçlayan nitel bir araştırmadır. Araştırmanın verikaynağını Millî Eğitim Bakanlığı ortaokul 5. ve 6. sınıf ders kitapları oluşturmaktadır. Bu kitaplardayeralan52şarkı,türlerine,besteciçeşitliliğine,tonal/makamsaldurumlarına,sessınırlarınavekazanımlarına göre incelenmiştir. Verilerin toplanmasında araştırmacılar tarafından oluşturulan "okulşarkısı inceleme formu" ile üç alan uzmanından görüş alınmıştır. Elde edilen veriler frekans (f) veyüzde (%) yöntemiyleanalizedilmişveilgilibaşlıklaraltındagösterilmiştir.Araştırmada, derskitaplarında yer alan şarkıların; en fazla anonim en az aktarma türünde olduğu, kitaplarda anonimşarkılardan sonra en fazla bestesi olan eğitim müziği bestecisinin Salih Aydoğan olduğu, makamsalşarkıların tonal şarkılardan daha fazla olduğu, şarkıların genel ses sınırının la3 ­ sol5 olduğu ve 18farklı kazanım içerdiği sonuçlarına ulaşılmıştır.
Franz Anton Hoffmeister "Etuden Für Viola" metodu viyola içinyazılmış özgün bir metot niteliği göstermektedir. Bu yönüyle viyolarepertuarı açısından önemli bir yer teşkil etmektedir. Bu çalışma,Türkiye'de viyola eğitimi veren müzik eğitimi kurumlarında sıkçakullanılan metotlardan biri olan Hoffmeister "EtudenFürViola"metodunun incelenmesini amaçlayan, içerik analizine dayalı betimselbir çalışmadır. Çalışma etüt kitabındaki orta ve üst seviye 12 etüdünsağ ve sol el tekniklerinin incelenmesi ve kitap içindeki en kapsamlı etütolan 1. etüdün teknik analizinin incelemesi ile sınırlıdır. Tespit edilenteknikler ilgili başlıklar altında tablolaştırılmıştır. Metottaki en kapsamlıve tüm pozisyonları içeren tek etüt olması açısından bu etüt ele alınmışve tempo, tonalite, ölçü ve içerdiği sağ ve sol el teknikleri açısındananaliz edilmiştir. Analiz sonucunda metottaki etütlerde yer alan enbelirgin sağ el tekniklerinin détaché (f=12 , %100) ve legato (f=12 ,%100) tekniği olduğu, sol el tekniğinin ise I - VII arası farklı pozisyongeçişleri (f=12 , %100) ve trill yapma (f=12 , %100) olduğu saptanmıştır.Analiz edilen 1 numaralı etüt sağ el teknikleri açısından incelendiğindedétache, legato, staccato, crescendo ve descrescendo, vurgu ile çift sesve akor çalarken birden fazla tel kullanımına katkı sağlaması gibisonuçlara ulaşılırken, sol el teknikleri açısından incelendiğinde I - VIIarası tüm pozisyonlar, artikülasyon, çift ses ve akor çalma, grupetto,trill ve çarpma yapma gibi konularda çalgı gelişimine katkısı olan biretüt olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Ulusal marşlar, bir milletin hem edebiyatı hem sosyolojisi, hem tarihi hem de müziği ile yakından ilgilidir. Kaynağını milli destanlardan alan marşlar, o milletin kolektif ürünleridir. Ülkelerin ulusal marşları, diğer uluslarla olan ilişkilerde bağımsızlığı simgeleyen en önemli ögelerdendir. Bir bestenin ulusal marş olabilmesi için o ülkenin milleti tarafından benimsenmiş ve devlet tarafından onaylanmış olması gerekmektedir. İstiklal Marşı Türkiye Cumhuriyetinin resmi ulusal marşı olarak 12 Mart 1921'de kabul edilmiştir. Marşın kabul tarihi, güftenin kabul tarihi olarak bilinmektedir. 724 şiir arasından Cumhuriyete uygun düşen bir marş bulunamamış ve rica üzerine Mehmet Akif Ersoy'a yazdırılmıştır. Ersoy'un güftesini bestelemek için açılan yarışmaya ise 55 beste yarışmaya katılmış ve günümüze ön elemeyi geçen on beste ulaşmıştır. 1923 senesinde bestesi kabul edilen Ali Rifat Çağatay'ın bestesinin yerini 1930 senesinde Osman Zeki Üngör'ün bestesi almıştır. Müzik eğitimi açısından ulusal marşımız oldukça önem teşkil etmektedir. Müzik eğitimi programlarında öncelikli öğretilen eser olmasına rağmen Cumhuriyet tarihi boyunca birçok müzik eğitimcisi tarafından eğitim müziği açısından eleştirilmiştir. Ön elemeyi geçen on bestenin eğitim müziği açısından incelenmesi bu açıdan önem kazanmaktadır. Bu amaçla ön elemeyi geçen besteler, tonalite/makam, ölçü sayısı, ses sınırları, tekseslilik/çokseslilik, prozodi ve bestelendiği kıtalar açısından incelenmiştir. İnceleme sonunda dokuz bestenin tonal yaklaşımla, bir bestenin ise makamsal yaklaşımla bestelendiği, tüm bestelerin orkestra eşliklerinin tonal olduğu tespit edilmiştir. Ölçü sayıları incelendiğinde bir bestenin 3/4'lük, üç bestenin 2/4'lük, altı bestenin ise 4/4'lük bestelendiği, tonal bestelerin çoğunun ise minör tonda bestelendiği sonucuna ulaşılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre şiirin birinci kıtasını tüm besteciler bestelemiş, ikinci kıtasını dört besteci, beşinci, yedinci ve onuncu kıtaları ise bir besteci bestelemiştir. Araştırmadan elde edilen veriler ilgili başlıklar altında tablolaştırılmıştır.
Bu araştırmada, piyano eşlikli başlangıç viyola öğretiminin entonasyon hâkimiyeti açısındanincelenmesi ve değerlendirilmesi hedeflenmiştir. 2014 – 2015 eğitim öğretim yılında öğretimprogramı olarak kullanılmakta olan “Güzel Sanatlar ve Spor Liseleri 9. Sınıf Türk ve Batı MüziğiÇalgıları Viyola” ders kitabının ilk üç ünitesi form ve armonik analizi yapılarakeşliklendirilmiştir. Çalışma grubuna dahil edilen öğrenciler kontrol ve deney grubu olarak ikigruba ayrılmış ve 12 haftalık deneysel süreçte deney grubundaki öğrencilere piyano eşlikli viyolabaşlangıç eğitimi, kontrol grubundaki öğrencilere ise piyano eşliksiz viyola başlangıç eğitimiverilmiştir. Araştırmacı tarafından “Entonasyon Gelişim Ölçekleri 1-2-3” deneysel sürecin 4, 8ve 12. haftalarında uygulanmıştır. Deneysel süreç kamera kayıtlarına alınmış ve 3 alan uzmanıtarafından değerlendirilmiştir. Ede edilen veriler SPSS 17.0 programına girilip gerekliçözümlemeler yapılmıştır. Deney grubu ve kontrol grubu öğrencilerinin toplam sontestpuanlarının karşılaştırılmasında “Bağımsız Örneklem T-Testi”nden yararlanılmıştır. Deneygrubu ve kontrol grubu öğrencilerinin sontest ve kalıcılık puanları arasındaki karşılaştırmada“Wilcoxon Eşleştirilmiş İki Örnek Testi” kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre, deney grubuöğrencilerinin “Entonasyon Gelişim Ölçekleri” toplam sontest puanları, kontrol grubuöğrencilerine oranla yüksek bulunmuştur. Deney ve kontrol grubu öğrencilerinin “EntonasyonGelişim Ölçekleri” toplam sontest puanları ile kalıcılık toplam puanları arasında her iki gruptada olumlu yönde bir fark olmuş ancak deney grubundaki öğrencilerin lehine sonuçlanmıştır.
Türkiye‟de Viyola alanında yazılmış lisansüstütezlerin incelenmesini amaçlayan bu çalışmada, 1994-2017 yılları arasında tamamlanmış olan 57 lisansüstütez farklı değişkenler açısından incelenmiştir.Araştırmanın örneklemi, Yükseköğretim Kurulu TezDokümantasyon Merkezi‟ne kayıtlı ve erişimi izinliyüksek lisans, doktora ve sanatta yeterlik düzeyindetamamlanmış olan tezlerle sınırlı tutulmuştur.Çalışmada viyola alanında yazılmış olan lisansüstütezler; türleri, yazıldıkları yıllara göre dağılımları,üniversitelere göre dağılımları, konularına göredağılımları, kullanılan araştırma yöntemlerine göredağılımları ve veri toplama araçları bakımındanincelenmiş, sonuçların viyola alanındaki lisansüstütezlerin bir derlemesi olması ve yapılacak olançalışmalara kaynak oluşturması amaçlanmıştır. Buaraştırma, nitel bir araştırma olup verilerintoplanmasında doküman analizi kullanılmıştır.Verilerin çözümlenmesinde frekans (f) ve yüzde (%)„den yararlanılmış ve sonuçlar ilgili tablo ve şekillerlegösterilmiştir. Araştırma sonucunda viyola alanındayazılmış olan lisansüstü tezlerin büyük bir kısmınınyüksek lisans tezi olduğu, en çok çalışmanın 2012senesinde tamamlandığı, en çok çalışmanın MimarSinan Güzel Sanatlar Üniv 1 ersitesi‟nde yapıldığı, ençok çalışılan konunun eser çözümleme olduğu,araştırmalarda çoğunlukla sadece nitel araştırma yöntemlerinin kullanıldığı ve çalışmaların veri toplamaaraçlarının çoğunlukla içerik analizi olduğu sonuçlarınaulaşılmıştır.

/ 1
2 / 1